2021 yılında akademik bir proje olarak başlayan girişim, Perasoft’un desteğiyle ticari bir sağlık teknolojisi ürününe dönüştü.
Mamografi yorumlaması gibi uzmanlık gerektiren bir süreçte insan hatalarını minimize etmeyi hedefleyen Mamosis, teşhis doğruluğunda yüzde 90 doğruluk oranına ulaştı. Modelin sürekli öğrenen bir yapıya sahip olması da doğruluk oranını giderek artırıyor. Mamosis, mevcut PACS sistemleriyle entegre olabilmesi sayesinde sağlık kuruluşlarına ek yatırım yükü getirmiyor. Mobil cihazlar üzerinden de erişilebiliyor. Özellikle kırsal ve dezavantajlı bölgelerde teşhis sürecini hızlandırarak erken müdahale şansını artırıyor.
Mamosis’in temelleri, 2021 yılında Antalya Şehir Üniversitesi ve Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden bir grup akademisyen ve doktor tarafından atıldı. Meme kanseri teşhisinde yaşanan gecikmeleri ve uzman eksikliğini gidermek amacıyla başlatılan akademik proje, zamanla bir sağlık teknolojisi girişimine dönüştü. Pera Soft’un desteğiyle ticari bir Ar-Ge ürünü haline geldi.
DOĞRU GÜVENİLİR VERİ TAHMİNİ
Ekonomim'de yer alan habere göre, meme kanseri teşhisinde en büyük zorluklardan birinin, doğru ve güvenilir veri temini olduğunu belirten Perasoft Kurucu Ortağı Oğuzhan Çevik, etiketlenmiş ve yüksek kaliteli veri ihtiyacı, hasta mahremiyetiyle ilgili düzenlemeler nedeniyle karşılanması zor bir süreç olduğunu söyledi. Microsoft gibi global teknoloji devlerinin desteğinin, Mamosis’in potansiyelini kanıtladığına dikkat çeken Çevik, bu sayede yabancı yatırımcıların radarına girdiklerini belirtti. Mamosis’in kısa vadeli hedefi, meme kanseri teşhisindeki doğruluk oranını daha da artırarak Türkiye genelinde daha geniş bir kullanım alanı sağlamak olduğunu söyleyen Çevik, “Sağlık profesyonellerine yönelik eğitim ve bilgilendirme programları düzenleyerek, Mamosis’in etkin kullanımını yaygınlaştırmayı planlıyoruz.
Uzun vadede hedefimiz, Mamosis’i global pazarlarda tanıtarak uluslararası bir standart teşhis aracı haline getirmek. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde erken teşhis oranlarını artırarak sağlık hizmetlerinde eşitlik sağlamak istiyoruz. Ayrıca, yapay zeka teknolojimizi sürekli geliştirerek, sağlık hizmetlerinde hem zamandan hem de maliyetten tasarruf sağlayan yenilikçi çözümler sunmayı hedefl iyoruz. Farklı ülkelerin sağlık sistemlerine entegre olmayı planlıyoruz” dedi.
SAĞLIK TEKNOLOJİLERİ 1 TRİLYON DOLARI AŞACAK
Sağlık teknolojileri sektörü, 2023 itibarıyla 600 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştı. Bu büyümenin temelinde yapay zeka, dijital sağlık platformları, tele sağlık hizmetleri, giyilebilir cihazlar ve sağlık verisi analitiği gibi yenilikçi çözümler yer alıyor. Sektörün, yıllık yüzde 10 büyümeyle 2030 yılına kadar 1 trilyon doları aşması bekleniyor. Özellikle yaşlanan nüfus, kronik hastalıkların artışı ve sağlık hizmetlerine erişim ihtiyacının büyümesi, bu pazardaki büyümeyi destekleyen önemli faktörler arasında. Türkiye, sağlık teknolojilerinde büyük bir potansiyele sahip ve bu alanda önemli adımlar atıyor. 2023 itibarıyla Türkiye’de sağlık teknolojileri pazarının büyüklüğü yaklaşık 10 milyar dolar seviyesinde. Özellikle dijital dönüşüm projeleri ve devlet destekli sağlık yatırımları sayesinde sektör hızlı bir ivme kazandı.