Ünlü sanatçı Volkan Konak'ın sahnede geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetmesi, kalp krizi konusunu bir kez daha gündeme getirdi.
Ani ve beklenmedik bir şekilde gerçekleşen bu olay, kalp sağlığının önemini ve kalp krizinin belirtilerinin bilinmesinin hayati önem taşıdığını bir kez daha gözler önüne serdi.
Kalp Krizi Nedir?
Kalp krizi, kalbe kan akışını sağlayan koroner arterlerden birinin tıkanması sonucu kalp kasının bir bölümünün yeterli oksijen alamaması ve hasar görmesi durumudur.
Bu durum, hayati tehlike oluşturabilir ve acil tıbbi müdahale gerektirir. Kalp krizinin en yaygın başlıca belirtileri şunlardır: Göğüs ağrısı, nefes darlığı, terleme, mide bulantısı, kusma, baş dönmesi bayılma, halsizlik yorgunluk, çarpıntı.
Göğsün ortasında veya sol tarafında hissedilen sıkıştırıcı, baskılayıcı veya yanıcı bir ağrı. Bu ağrı, kollara, sırta, boyuna veya çeneye yayılabilir.
Ani başlayan ve şiddetlenen nefes darlığı. Soğuk terleme, özellikle göğüs ağrısıyla birlikte görülür.
Özellikle kadınlarda ve yaşlılarda daha sık görülür. Kalp krizi sırasında kan basıncının düşmesi sonucu ortaya çıkabilir. Ani başlayan ve şiddetli halsizlik veya yorgunluk.
Kalp atışlarında hızlanma veya düzensizlik. Kalp krizi belirtileri hissedildiğinde vakit kaybetmeden 112 Acil Servis aranmalıdır.
Hasta, sakinleştirilmeli ve dinlenmesi sağlanmalıdır. Aspirin çiğnenerek yutulması, kanın pıhtılaşmasını önleyerek kalp krizi hasarını azaltabilir.
Ancak, aspirine alerjisi olanlar veya mide rahatsızlığı olanlar doktora danışmadan aspirin kullanmamalıdır.
Hasta, en yakın sağlık kuruluşuna ulaştırılmalıdır. Kalp krizi riskini azaltmak için sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, sigara ve alkol tüketiminden kaçınma, stres yönetimi ve düzenli doktor kontrolleri önemlidir.
Kalp Krizi Risk Faktörleri: Yaş (erkeklerde 45, kadınlarda 55 yaş üstü), Ailede kalp hastalığı öyküsü, Sigara kullanımı, Yüksek kolesterol, Yüksek tansiyon, Şeker hastalığı, Obezite, Hareketsiz yaşam tarzı, Stres. Unutmayın, kalp krizi belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir.
Bu nedenle, herhangi bir şüphe durumunda vakit kaybetmeden doktora başvurmak hayati önem taşır.
