Tarih: 11.10.2025 13:15

GÜRER: “TARIMDA VERİLER ÇELİŞKİLİ, ÜRETİCİ VE TÜKETİCİ ZARAR GÖRÜYOR”

Facebook Twitter Linked-in

Gürer, Merkez Bankası, Cumhurbaşkanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı'nın açıklamalarının birbirini tutmadığını belirterek, "Cumhurbaşkanına yanlış bilgi arz ediliyor. Ziraidon sonrası yapılan açıklamalarda 'gıdada arz açığı yok' denildi, ancak beş ay sonra Merkez Bankası arz açığının enflasyona etkisini açıkladı. Aynı devletin kurumları birbirine zıt konuşuyor, bu öngörüsüzlüğün açık göstergesidir," dedi.

Milletvekili Gürer, ithalat rakamlarıyla bakanlık verilerinin çeliştiğini, Türkiye'nin "kendi kendine yeterli" olduğu iddia edilen ürünlerde bile ithalata bağımlı hâle geldiğini vurguladı. 2025 Ocak-Ağustos verilerine göre nohut, süt tozu, buğday, kırmızı et, pamuk, ayçiçek yağı gibi ürünlerde ciddi ithalat ve ödeme yapıldığına dikkat çekti. Gürer, "İthalat yerli üreticiyi bitiriyor, enflasyonu düşürmüyor. Canlı hayvan ve et ithalatı, fiyat dengelemiyor; yalnızca aracılar kazanıyor," ifadelerini kullandı.

Veri çelişkileri sadece ürün miktarlarında değil, kuraklık haritalarında da görülüyor. Gürer, "Merkez Bankası haritasında Niğde kuraklıktan etkilenmeyen il gösterilmiş. Oysa Ulukışla'da verim düştü, İç Anadolu'da yeraltı suları azaldı, Konya'da obruklar oluştu. Masa başında hazırlanan haritalar sahayı yansıtmıyor," dedi.

Zirai don ve kuraklıktan etkilenen çiftçilere yönelik TARSİM ödemelerinin geciktiğine de dikkat çeken Gürer, açıklamalardaki tutarsızlıkları şöyle özetledi: "Cumhurbaşkanlığı 50 bin çiftçi, TARSİM 87 bin çiftçi etkilendi diyor. Toplamda 470 bin çiftçi mağdur deniliyor, ama ne kadarı sigortalı ne kadarı ÇKS'li belli değil. Doğru veri olmadan çiftçi hakkını alamaz."

Gürer, tarımda yaşanan sorunların temelinde liyakatsiz yönetim ve şeffaflık eksikliğinin yattığını belirtti: "Veriler gizleniyor, tarım masa başında değil, tarlada görülür. Liyakata dayalı yönetim ve kamucu tarım politikası olmadan sorunlar katlanarak artacak. Ülke ithalatla değil, üretimle kalkınabilir."

Niğde ve İç Anadolu'daki üreticilerin yaşadığı sıkıntılara da değinen Gürer, "Patatesin orta ve küçük boyları tarlada kalıyor, tüccar sadece iri boyu alıyor. Ürün seçilerek toplanıyor, geri kalan çürümeye terk ediliyor. Bu hem üreticiye hem ülkeye zarar. Tarım politikaları tarladaki gerçek tabloyu görmeden çökmüş durumda," dedi.

Gürer, ayrıca Türkiye'de 21 temel üründe arz açığı olduğunu, buğday üretiminin son iki yılda 22 milyon tondan 19,6 milyon tona düştüğünü ve bakanlığın "yeterliyiz" açıklamalarının gerçek tabloyu yansıtmadığını vurguladı. Gıda israfının enflasyonu artıran en büyük etken olduğuna da dikkat çekti: "Tarladan sofraya ulaşmadan %35 ürün kaybı yaşanıyor, yılda 23 milyon ton gıda çöpe gidiyor. Devlet, çiftçinin gelirini baskılayarak değil, gıda kaybını önleyerek enflasyonu düşürebilir."




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —